"Yine de 'ben' benim ve bunu seviyorum. Üc yil oncesi bana yabanci geliyor ama simdi, üc yil sonra da yadsinacak bir sey yok. Seni seviyorum Pelin, ve sen cok buyudun. Kendini cok iyi yetistirdin ama devam etmen gerekiyor. Kendini taniyorsun, insanlari da -sayilir-, en azindan durum eskisi kadar vahim degil. Ve yine kucuk bir cocuk gibisin, bu sefer buyumeye calismayan bir cocuk. Bu cok guzel cunku cocuklar buyumeye calisinca birer maskara oluyorlar. Artik oyle cocuklari sevmiyorum, hic sevmiyorum."
-journal entry, 29/11/96
2 comments:
bebegim,
pelitcim,
durum hicbir zaman vahim degildi, sen hep arayan ama aradigini da acknowledge edenlerden oldun...bu zaten gosterdigimiz en buyulu buyukluktu. yani ararken evet ariyorum demek...simdi buldun, yani en azindan goruyorsun karanlikta,karanligi..., because: what we were looking for , searching and yearning for was in fact ourselves...at the very least, it was 'the' world 'as' 'we saw it'...
senin lise siralarinda gitar calislarin ve sag elinin uzun tirnaklari...'hotel california'nin sarki sozleri icin, 'o kadar da anlamli diil' remarkin...hic unutamam..lise son...
i don't know if i have ever told you this...
hayır bana hic soylemememistin onu. o kadar da anlamli diil mi demistim? ne anlam ariyorduysam artik sarkilarda..
evet biz hep aradigini bile bile arayanlardan olduk. ama dusunsene yil 96 ve ben buyudum diyorum:))
ne komikmisiz.
Post a Comment